Tiyatro Angura kuruluşunu bir manifesto ile duyurdu. İşte o manifesto:
“Eyleme dönüşmeyen arzu, ruhsal bozukluğa yol açar.”
William Blake
Sosyal işlevi bakımından tiyatroya ihtiyacın en çok hâsıl olduğu, ancak aramıza zaruri nedenlerle mesafe koyduğumuz zor bir dönemden geçiyoruz. Buna karşın salgın ortamından bağımsız olarak olgunlaşan şarlar, alternatif bir yolu mümkün kıldı. İrademizi söz konusu alternatif yola sarf etmeyi tercih ediyor ve harekete geçiyoruz.
Başat sanat kurumlarının, içinde yaşadığımız çağa karşı gösterdiği basiretsiz tutum, bizim gibi toy icracıların nazarında dahi utanç verici konuma erişmiştir. Kurum çatısı altında bulunan kimseleri en ölçülü şekilde ”yapıcı” ve yumuşak eleştirilerle hedef gözetebileceğimiz ödenekli sanat kurumlarının, kurum harici merci ya da kimselerce içine düşürüldüğü durum, ulusal tiyatro tarihimizin en vahamet verici seviyesine ulaşmıştır. Öyle ki bazı kurumların fiili müdahalelerle tüzel kimlikleri tahrip edilmekte; kanunlarca tanınmış özerklikleri ayaklar altına alınmaktadır. İçinden geçtiğimiz ve maruz kaldığımız bu süreç ne ilk ne de son.
Yaşanan gerçeküstü sürecin sosyal etkilerine vâkıf, bunun neticesi olarak kendi üretim alanımızdaki yeni poetik ortamın şahidiyiz. Temel gayemiz tiyatroya reva görülen tahakkümün tanınmadığı bir oluşumu inşa etmek.
Bu tahliller ışığında ve sahip olduğumuzu düşündüğümüz araçlar vasıtasıyla, var olan tüm engellere karşı yeni bir özgürlük alanı yaratma ihtiyacının mümkün ve zorunlu olduğunu beyan ediyoruz. Bu yeni özgürlük alanı üzerinden her türlü biçim ve üsluptaki oyunların seyirciyle ortak deneyimlendiği bir mekanizmayı inşa etmeyi amaçlıyoruz.
Başta meslektaşlarımız, tiyatro insanları, oyunculuk öğrencileri ve sanatseverlere açık çağrımızdır; sizler de bu deneyimde bizlere paydaşlık edin.
Tiyatro Angura kuruluşunu ilan eder!..
