Fransız sinemasının Oscar’ı olarak nitelendirilen ve bu sene 46’ıncısı düzenlenen Cesar Ödülleri töreninde 2020’de olduğu gibi bu sene de protestolara sahne oldu. Fransa’da Covid-19 pandemisi sonrası yaklaşık bir yılı aşkın süredir kapalı kalan sinema ve tiyatro salonları ve sanatla ilgili durma noktasına gelen diğer etkinler birçok sanatçı tarafından sert bir şekilde eleştirildi.

Paris’teki Olympia Gösteri Salonund’nda düzenlenen ödül töreni ilk andan itibaren siyasi bir havada geçeceği sinyalini, sunucu Marina Fois’nın açılış konuşmasında Kültür Bakanı Roselyne Bachelot’ya söylediği sözlerle verdi.

Marina Fois, Bakan Bachelot’ya hitaben, “Kültür Bakanı hiçbir şey yapmıyor. Bunun yerine, sayın Bachelot, nasıl makarna ve gorgonzola (küflü peynir) yapılacağına dair bir yemek tarifi kitabı yayımladı. Bizi bir araya getiren şeyi özlüyoruz. Duygularımız işte bu yönde” dedi ve salondan büyük alkış aldı.

MASİERO’NUN PROTESTOSU DAMGA VURDU

Euronews’da yer alan habere göre, en iyi senaryo dalında Cesar ödülüne layık görülen sinemacı Stephane Demoustier’nun sahneye çıkarak “Çocuklarım sinemaya gidemiyor. Bu durumu anlayabilmek imkansız” sözleri dikkati çekerken, en büyük eleştiriyi yaptığı çıplak protestoyla ünlü oyuncu Corinne Masiero yaptı.

En iyi kostüm ödülünü anons etmesi için sahneye çıkan Masiero, Brian de Palma’nın yönettiği 1976 yapımı “Carrie, Şeytan Balosu” filminin kostümünü temsil eden kapşon kısmında eşek kafası olan bir manto ve kanlar içerisindeki beyaz elbisesiyle dikkat çekti.

Masiero daha sonra üzerindeki giysileri çıkartarak tamamen çırılçıplak kaldı ve göğsü ve sırtına yazdığı, “Kültür yoksa, gelecek de yok” yazılarını gösterdi. Masiero salondan büyük alkış alırken, bazı konukların duruma güldüğü görüldü.

Masiero, geçici iş kontratıyla çalışan Roger isimli sinema işçisini temsilen “Kim Roger’nin derisini istiyor? dedi. Masiero, çıplak kaldıktan sonra, 2017 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri’nin en önemli adaylarından François Fillon hakkındaki skandallar ortaya çıktıktan sonra söylediği “Şimdi, hepimiz çırılçıplağız” sözlerine atıfta bulundu.

7 DALDA ÖDÜL ALAN FİLM PROTESTOLARIN GÖLGESİNDE KALDI

Öte yandan törende protestoların gölgesinde kalan Albert Dupontel’in yönettiği “Adieu les cons” filmi, “en iyi film ve en iyi yönetmen ve en iyi senaryo” ödülleri dahil olmak üzere toplam 7 dalda ödüle layık görüldü.

Sami Bouajila da ‘Un fils’ filminde gösterdiği performansla en iyi erkek oyuncu ödülünü kazanırken, en iyi kadın oyuncu ödülü “Antoinette dans les Cevennes” filmindeki performansıyla Laure Calamy’ye verildi.

Fransız yönetmen Sebastien Lifshitz’in yönettiği ‘Adolescentes’ en iyi belgesel filmi seçilirken, en iyi yabancı film ödülü ise Danimarkalı yönetmen Thomas Vinterberg’in ‘Drunk’ adlı yapıtına verildi.

En iyi animasyon film ödülü Aurelien Froment’in ‘Josep’e gitti. Fathia Youssouf, Maimouna Doucoure’nin yönettiği ‘Mignonnes’ filminde gösterdiği performansla en iyi umut veren kadın oyuncu ve Jean-Pascal Zadi, ‘Tout simplement noir’ filmindeki performansıyla en iyi umut veren erkek oyuncu seçildi.

GEÇEN YIL POLANSKİ PROTESTO EDİLMİŞTİ

Tüm dünyada ses getiren ve kadın haklarını savunan “Me Too” hareketi sonrası geçtiğimiz sene düzenlenen Cesar Ödül Töreni’ne Polonya asıllı yönetmen Roman Polanski eleştirisi damgasını vurmuş, etkinliğe davet edilen birçok oyuncu ve sanatçı salonu terk etmişti.

13 yaşında bir kızı taciz ettiği ileri sürülen Polanski’nin “An Officer and a Spy” adlı filminin 12 dalda Cesar ödüllerine aday gösterilmiş ve en iyi yönetmen ödülünü almıştı. Polanski olası eleştiriler üzerine törene katılmama kararı almıştı.

2020 Cesar Ödül Töreni’ne 2 hafta kala ise Cesar Akademisi’nin tüm üyeleri, Roman Polanski‘nin filminin birçok dalda aday gösterilmesi üzerine toplu olarak istifa etmişti.

Roman Polanski, yaklaşık 40 sene önceki taciz olayından bir sene sonra 1978’de suçunu itiraf etmiş 42 gün hapis yattıktan sonra salıverilmişti. Polanski, davası devam ederken ABD’den kaçmıştı.