“Şükür, tembelliğin ifadesidir.”
“Şükür, daha iyisi olamayacağını düşünen insanın umutsuzluk ifadesidir.”
Bir başkası şöyle bir yorum yapmış: “Sonradan şükürcüler sonradan olma zenginler gibidir;
cimri ve pazarlıkçı olurlar.”
Bir başka okurum alaycı bir tavır içinde şöyle yazmış: “Çok şükür hocam çoooook şükür; yaşasın asil yoksulluğum.”
Filozof eğilimli bir okur, “Fakire şükretmeyi öğrettiler ki zenginin düzeni bozulmasın,” yorumunu yapmış.
Başka bir okur, benim şükretmeyi önemli bir olgunluk merhalesi olarak görmemle alay ederek şöyle demiş: “Haha bilimle uğraşan kişiden inciler!”
Bu insanlar benim gibi normal insanlar, sadece yaşamı süreçleyişleri ve anlam verişleri benimkinden farklı. Kendilerine kızıp ilişkimizi kesebiliriz; ya da öğrenebileceğim bir şey var mı, diye söyledikleri üzerinde dikkatle düşünebiliriz. Ve üzerinde dikkatle düşününce “şükretme bilinci”nin sağlıklı ve sağlıksız türleri olabileceğini görüyorum. Geldiğim yer şu oldu: “Neye, ne zaman, ne kadar, nasıl şükredeceğini bilebilmek önemli bir başarıdır.” Sizin düşüncelerinizi öğrenmek isterim. Okuduğunuz için teşekkürler.