Uzun yıllar boyu ‘’Ozon Tabakasının Delinmesi’’ hususunu tam anlayamadan şu yaşlara gelmiş insanlarız nihayetinde.
Nasıl delinir? Neye benzer? Bulutlar mı delinir acep? Tanıdık bi terzi bulunsa, bi uzay mekiği kiralayıp götürülse, dikiş tutar mı bi daha? Annelerimizin, okula giderken; ‘’Gök delindi galiba, yanınıza şemsiye alın’’ demesi bu mudur yoksa?
Çevre dostu olma namına bitek; ‘’Ağaçlar ormana dönmeli yurdumda’’ şarkısı düzeyinde yaşayan herifler olduğumuz için, bilemedik neler döndüğünü dünyamızda.
Zamanında TRT Çocuk Korosu’nu kuranlardan bari Allah razı olsun…
****
Mesela ben de pekbi kara cahilmişim.
Duymuşum bi biçimde ‘’zararlı’’ olduğunu, koltuk altı spreylerimi masa altlarına eğilip sıkardım.
Direkt uzaya gitmesin.
Gezegenime ayıp etmiyim!!!
****
Şimdiki aklım olsa, çıkar balkona, doğrudan ozon tabakasının gözüne gözüne sıkardım o spreyleri.
Az buçuk tahmin ederdim çünkü, her palavra gibi bunun da ekonomiyle ilgisi olduğunu.
(…)
****
Doğduk.
Çocuk olduk sonra.
Büyüdük, genç olduk falan.
İcap etti, okul-mokul derken, terk eyledik doğduğumuz şehri.
25 sene sonra geri döndüğümüzde ne görelim;
-‘’Aaa, iri damlalı Nisan yağmurları yok olmuş. Başka tür bişey yağmaya başlamış, muson yağmurunun iç güveyden hallicesine dönüşmüş’’!
Nasıl olur ulan?
O iri damlaların altında az mı top oynadık bahçelerde. O iri damlalara basmadan az mı kız peşinde seğirttik lisede? O iri damlaların taşlık denen avluyu 2 dakkada kaplamasını az mı izledik bi film gibi?
Nereye gitti Nisan yağmuru??
Damlalarımı istiyom!!!
Avukatımı istiyom!!!
****
Şeytan lobisi dürtüyo hemen insanı;
-‘’Allah Allah? Yanılmışım. Demek ki bu ozon delinmesi muhabbeti doğruymuş. Ne bahar kaldı, ne yağmur. Keşke biraz az sıkaydım o spreyleri. Tüh bee’’.
Üzülmemek elde midir?
****
Yok kardeşim.
Boş yere üzülmüşüm 10 yıldır.
Bugün yeniden yağdı, yine yağdı, tekrar tekrar yağdı, iri taneli nisan yağmuru. Ne yaparsan yap, bozamazsın doğanın dengesini demek istedi bizlere, mübarek.
Ben buradayım dedi.
Belli ki bi ritmi var doğamızın. 100 yılda bir buzul çağı yaşanıyo belki, 150 yılda bir çöl sıcakları… 200 yılda bir ozon tabakası inceliyo belki, 250 yılda bir Nisan yağmurları bi süreliğine kayboluyo.
Kim, nereden bilecek?
Bu muhteşem dönüşümü kim durduracak?
****
Müjde gibi düştü bu akşamüstü gömleğime o iri damlalar.
Hiçbi şey bitmedi bu memlekette demek istedi.
Sen!! Recep Tayyip Erdoğan!!
Mustafa Kemal Atatürk ”Nisan yağmurudur” bu vatanın.
10 yıldır yağmadığına bakma.
Sana mı kaldı durdurmak?
Valla bunu demek istedi.